Merhaba
Sevgili tarih sayfalarında gezinmeyi huy edinmiş, lebleblog okuyucuları… Aslını pek kimsenin bilmediği ama sizlerin de birazdan haberdar olacağınız bir hikâye ile daha karşınızdayız.
Eğer İç Anadolu’ya bir kere yolunuz düştüyse veyahut hali hazırda o bölgede yaşıyorsanız, mutlaka bir kere 4.000 yıllık Hitit Medeniyetinin beşiği Çorum’dan geçmişsinizdir. Peki, bu binlerce yıldır, kültürlere ev sahipliği yapmış, topraklarında farklı milletler kucaklaşmış ve nihayetinde hepsi “Çorumlu” olmuş kentin haksız bir ithama maruz kaldığını hiç duydunuz mu?
Duymadıysanız önce leblebim.com’dan bir kase atıştırmalığınızı elinize alın ve öğrenmeye hazır olun…
Yıllar içinde anonim hale gelmiş ve anlamından uzaklaşarak manidar boyut almış bir söz; Senin yaptığını…
Anlam olarak ikili ilişkilerde yapılan yanlışları ifade eden bu söz, Çorum’a maledilmiştir.
Hâlbuki şehir, tarihinde Çorumlu Yedi Sekiz Hasan Paşa’nın ki gibi “herkesin yapamayacağı” hikâyeler barındırmaktadır. Bugün yazımıza konu olan da bunlardan biri…
Kafkasya’daki soykırımdan kaçan Çerkesler, 1860’lı yıllarda, komşu topraklara kaçarak Osmanlı’ya sığınırlar. Can derdinde olan bu insanlardan bir kısmı, medeniyetler beşiği Çorum’a yerleşir ve Çorum halkı tarafından son derece yüksek bir misafirperverlikle karşılanır. Evlerini, topraklarını, belki sahip oldukları her şeyi terk eden bu insanlara Çorumlular yardım eli uzatır ve evlerini, aşlarını onlarla bölüşür.
Dönemin padişahı Sultan Abdülaziz, Çorum halkının bu özverisine karşın, göçmenlere yaptıkları harcamaları telafi adına, Çorumlulara bir ödenek ayrılmasını buyurarak maddi yardım gönderir. Fakat yardımsever Çorum halkı, “Onlar bizim kardeşimiz” diyerek, yaptıklarına karşılık beklemediklerini ifade eder ve yardımı geri gönderir. Halkın bu fedakar ve insani tutumundan etkilenen Sultan Abdülaziz, Çorumluların yaptıklarını takdir amacıyla, dönemin gazetesinde bir teşekkürname yayınlatılmasını emreder.
Mevzubahis bir imparatorluk da olsa, çöküş döneminde, İç Anadolu’nun çok da zengin olmayan bir yöresinde, ekmeğini, aşını tanımadığı insanlarla bölüşmek, evini, yuvasını yabancılarla paylaşmak, her babayiğidin harcı değildir.
Sadece bu olay bile, “Çorumlunun yaptığını herkesin yapamayacağını” açıkça göstermiştir.
Siz de bu güzide kenti ve insanlarını bir nebze tanımak isterseniz, yolunuzu mutlaka Çorum’a düşürün, o zamana dek de nimetlerinden faydalanmak için leblebim.com’u ziyaret etmeyi unutmayın.
NK
Leblebi'nin en taze halleri Kapat